ÜRKMEZ, ÜRKTÜ... (SEFERİHİSAR YANGINI-AĞUSTOS/2009)


Tüm yılın yorgunluğunu yine tatille atıyorduk. Gezmek, görmek her ne olursa olsun mutlu eder bizi zaten. Ancak tatilimin en üzücü yanı kaldığımız yerin hemen yanında yürekler acısı bir yangın meydana gelmesiydi. Denize gitmek için hazırlanmıştık. Ben, kuzenim ve annem… Ama ne yazık ki, komşunun evinin önünden geçerken gökyüzünün kocaman kırmızı, gri bir dumanla kaplı olduğunu gördük. Düşünün uzun yıllar sonucu büyümüş canların birkaç dakikada yanıp kül olması, o kadar can yakıcı ki…!



Denize indiğimizde sadece bir kere denize girebildik. Sonra, içimizden gelmedi çünkü! Oturduğumuzda ise gördüğümüz manzara hiç ama hiç hoş değildi. Karşı kıyıda beyaz otelin hemen arkası yanmaktaydı. Sahildeki tüm insanların yüreği ağızlarına gelmişti. Herkes bir an önce yangının sona ermesini umut ediyordu. Eve gittiğimizde haberlerin yangını konu aldığını gördük. Yangın kontrol altına alınmaya çalışılıyormuş. Gece yarısı bile nar gibi kırmızılığı hala görmekteydik. Sabahın ilk ışıklarına doğru yangının kontrol altına alınabildiğini öğrendikten sonra uyuyabildik.


Ertesi gün, yangının söndüğünü, soğutma çalışmalarının devam ettiğini öğrendik. Ancak, bu zamana kadar 700 hektarlık bir alan yanıp kül olmuştu. Bu hiç hoş değildi. Yangının bitme sebebi ise açıkça görülüyordu. Yanacak yer kalmamamıştı… Bu çok büyük ve asla yerine koyamayacağımız bir kayıp! Geri dönülemez ve kazanılamaz…


Ege BÜYÜKSEMERCİ

Hiç yorum yok: