7/6/2014 Sarıkamış’tan ayrılıyoruz. Kars - Erzurum platosu en yüksek
plato. Kışı çok soğuk. 7000 yıl önce
yapılmış olan Ani harabeleri, öğlen
yemeği için yöresel yemekler yapan Nuran abla ve çıldır gölü programımızda.
Bölgede Lavların ani olarak suyla temasıyla oluşan obsidiyen taşları var. Arpa
ekimi yapılıyor. Çıldır gölü, 44-46 m
derinliği olan bir tatlı su gölü. Kışın donuyor. Delik açarak avcılık
yapıyorlar. Aynalı sazan var. Gölün kurumaması için su kaynaklarından su
takviyeleri yapılıyor. Rakım 1912 m.
Ani Harabeleri
Ani harabelerinin bulunduğu ocaklı köyünün halkı 1956 yılına kadar
mağaralarda yaşıyormuş. Ermenistan sınırına yakın Ani harabelerine Aslanlı
kapıdan giriyoruz. Aslanlı kapı Selçuklulardan kalma. Harabelerin bulunduğu
tepenin hemen altından Arpaçay geçiyor. Bu çay aynı zamanda Ermenistanla olan
sınır çizgimiz. İpek yolu üzerinde kurulu olan bir ticaret merkezi. Ekinlerin
olgunlaşması 100-120 günde gerçekleşiyor. Ani harabeleriyle Erivan arası 25-30
km. Burada yol iki sıra çitle çevrilmiş. Nedeni büyükbaş hayvanların ana yola
çıkmasını engellemek. Yabanıl hayvanları yol boyunca görmek mümkün. Atmaca,
tilki vb. İran sınırımızın belirlendiği Kasr-ı Şirin andlaşmasını da burada
tekrar etmiş olayım.
Arpa çay (Karşı kıyı Ermenistan)
Kars’ın kelime anlamının, İskitlerin karasak boyu tarafından kurulduğu ya da Gürcü
dilinde kapı anlamına geldiği için şehre bu ismin verildiği söyleniyor.
Katharina Köşkü
Katharina köşkünün uzaktan da olsa
fotoğraflarını çekiyoruz. Sarıkamış şehitlerini sevgi ve minnettarlıkla anmamak
olmaz.
Horasandan geçiyoruz. Çobandede köprüsü, Bingöl deresi ile Pasinler
deresinin birleşerek Aras nehrini oluşturduğu bölgede. Aras Nehri havzasında. 7
gözlü tarihi bir köprü... Restorasyonu henüz tamamlanmamış. Hasankale
Pasinlerde..
Cilt hastalıklarına iyi geldiği söylenilen bir kaplıcası var.
Hasankale’nin patatesi de meşhur. O gece konakladığımız yer Dedeman palandöken
oteli. Sabah artık bir şehir turu ve Ankara yolcusuyuz.
Sarı Gelin türküsünün, gerçekte Refik Altınay tarafından derlenen bir
Erzurum türküsü olduğunu öğreniyoruz. Otobüsle havuzbaşından geçiyoruz. Anıt
olarak, 67 delegenin kabartma silueti
var. Atatürk’ün sol elinde tuttuğu buruşuk kağıt sevr antlaşması…
Erzurum’un 3 ilçesi; Aziziye, Palandöken
ve Yakutiye. Erzurum Atatürk Üniversitesi ve kurulmakta olan Erzurum Teknik
Üniversitesi var. Lala Mustafa Paşa camisi mimar Sinan, Yakutiye medresesi
ilhanlılar tarafından yapılmış. Cimcime sultan türbesi, çifte minare, ulu cami,
Erzurum kalesi görülmesi gereken yerler.
Lala Mustafa Paşa Cami
Çifte minare 1277’de bitirilmiş. Anadolu’daki en büyük medrese.
Minareler yerden 26 m yükseklikte. Selçuklu yapısı ve 2 katlı inşa edilmiş.
Kütahya çinileri kullanılmış. Zamanla deforme olmuş. Ana kapıdan bakıldığında
soldaki düz minare çırağın, sağdaki ustanın eseri. Alt kat derslik, üst kat
yatakhane olarak kullanılmış. Kapının sağ ve solunda hayat ağacının yaprakları
var. Sağ tarafta yaprağın üstünde çift başlı kartal figürü var. Sol da yok. Yarım
kalan bir medrese. Bir de türbe var. Oltu
taşı almak için Taşhan’a gidiyoruz. Gerçekten
serbest zaman olup uzun uzun dolaşılması gerekiyor. Hatun milletinin kolay
kolay çıkabileceği bir yer değil.. Anlaşılacağı üzere hepimiz buradan takılarımızı
çeşitlendirerek çıktık. Cağ kebabı ararken dönerci Hacıbaba’da döner yedik ama
değdi. Tavsiye edilir…
Üç kümbet, emir Saltuk’a ait mezar. Sekizgen taban üzerine oturtulmuş.
8 penceresi var. Yukarıda pencerelerin üst kısmında 12 pencere var. Üst
kısımlarında eski Türk takvimini gösteren hayvan figürleri var. Sekiz köşeli
yıldız, diğer kümbetteki kırmızı kemer kadının bağımsızlığını simgeliyor.
Üzerinde ayet var. Kümbet yakınında toplam 36 pencereli konağı ziyaret etmek istedik
ama ziyarete açık olmadığından göremedik.
Ulu cami (Atabey), gördüğüm en güzel camilerden biri. Mihrap üstündeki
kubbe, kırlangıç çatı sistemi havalandırma nedeniyle yapılmış. 9 tane fil
ayağıyla zemin sağlamlığı oluşturulmuş. Mihrabın sağında ve solunda gözler var.
Oradan yansıyan ışıkla hangi namazın kılınacağı tespit ediliyor. Eğitim hane
olarak da kullanılmış. Elektrik olmadığı için, ses sistemi olmadığı için
mukarnas’la sağlanıyor. 6000 kişi aynı anda namaz kılabiliyor. 13. yy’da
bazaltaş, kum, yumurta akı, ve kireç harcıyla yapılmış. Rüstem paşa hanı ve ona
yakın yerde milli mücadele figürleri var.
2011'de Dünya Üniversiteler Kış Oyunları için yapılan kayak pisti bizim dönüşümüzden yaklaşık 1,5 ay sonra 15 Temmuz 2014'de çöktü..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder